Son Gönderiler

Archive for 2013



Titan oldum, kocaman oldum. Kayaları bile yerinden kaldırdım... Gördün mü Armin, gördün mü?

Shingeki no Kyojin bittikten sonra "2. sezon gelecek mi yoksa gelmeyecek mi?" diye sosyal ağlarda olsun, forumlarda olsun bayağı dedikodular dolaştı, tartışmalar yaşandı. Açıkçası ben bunları geri planda takip etmeyi daha doğru buldum ve öyle yaptım. 

Heh ne anlatacaktım ben... Sanırım anime çıkmadan 1 sene önceydi. Facebook'ta anime sayfalarını takip ederken bir linke rastladım ve içimdeki dayanılmaz merak sonucu tıkladım. Yarım yamalak ingilizcem ile yeni bir animeden bahsettiğini anladım. Sanırım yönetmeni Death Note'un yönetmeni ile aynı kişi olacaktı. Haliyle biraz merakladım. Ve yazının sonunda birde tanıtım video görünce sevinçten uçacak gibi oldum. İzleyeyim dedim. O kısa video bittiğinde gerçekten uçacak gibiydim. Güzel bir anime bulduğumu düşünüp hemen arkadaşlarımla paylaşayım dedim. Tabii ilgi gösterende oldu, hmm diyerek geçende. Ve gün geldi çattı ilk bölüm yayınlandı. O tanıtım filmini izlediğim günden beri içimdeki o istek dahada artmıştı ve  anime bana göre muhteşem bir giriş yapmıştı. 

İnsanlar ile Titanlar arasındaki sır dolu mücadeleyi yansıtan Shingeki no Kyojin hem işleniş olsun hemde görsellik açısından beni kendine bağlamıştı. Karakterlerin iç dünyasına kadar inebildiğimiz anime açıkçası bize her şeyi vermişti ve izleyiciyide kendi dünyasına çekiyordu. Final verdiğinde ise arkasında gerçekten fazlasıyla hayran bırakmıştı. Belki bir çoğumuz twitterda, facebookta profillerimizi Shingeki no Kyojin ile alakalı görsellerle süslemiştik. 

İzlemeyen her arkadaşa tekrar tekrar önerebileceğim bir seridir. 

Anne Ben Titan Oldum.

29 Aralık 2013 Pazar
Gönderen Ensar
Tag :, Tag :, Tag :, Tag :, Tag :, Tag :, Tag :, Tag :, Tag :


Gerçekten animeyi seviyor muyuz yoksa farkında olmadan bunu kimlik meselesine mi dönüştür müşüz? 

Bir çoğumuz  animeyi hayatımızın ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Evet bu gerçekten oluyor. Kendim gibi lise öğrencisi olan anime severler üzerinden bir örnek verecek olursam sınav haftamızda dahi bir boşluk bulup en azından herhangi bir serinin 1 bölümünü izliyoruz. Sürekli olarak yeni bir seriye başlama isteğimiz içimizde hep oluyor. Bunlar anime kültürüne olan sevgimizdendir evet. 

Animeyi bir hobi olarak yaşadığımız süre boyunca hiçbir sorun yoktur. Evet çünkü o bir hobidir. Ne arkadaşlarınızla, ne ailenizle aranıza girecek bir şey değildir. Belki sıkıca bağlısınızdır ama hobidir. En basitinden bir kavga meselesi değildir. Bugün anime sever birisi bile çizgifilm dediğinde -ki çizgifilm anime için yanlış bir tabir değildir bunun üzerine bir yazım var merak edenler bakabilir.- eleştirilmemelidir. Ancak mesele bunu aşıp, sırf bu ve benzeri sözler yüzünden olsun yada bir seriye, bir karaktere bağlılıktan olsun, hararetli bir tartışma ve kavga seviyesine gelirse bu gerçekten kimlik meselesine dönüşmüştür. Ve bilinçsiz bir animeci durumudur. O kişiler animeciyim diye dolaşır -yanlış anlaşılmasın bundan bir sıkıntı yok, otaku, animeci, anime sever... İstediğini kendisi için kullanabilir, ben bile bir blog adresimde otaku diyorum.- ancak animeye olan bağlılığı, sevgisi kendi kafasında kurduğu dünyadan ibarettir. Kimsenin fikirleri onun için önemli değildir, anime belkide okulundan, hayatının geri kalanından daha değerli gibi gözükür o kişiye. Birde gereksiz amaç doğurur animeyi kimlik meselesine dönüştürmek. Mesela sürekli anime izleyip, izlediği serilerin sayısını arttırmak bunlardan birisidir. Tabii ki bu durumda bu arkadaşlar sevsin yada sevmesin her türlü seri ile ilişkili olurlar. Açıkçası ben sevmeyeceğim bir seriyi sırf izlemek için izlemezdim. Sonuçta bu benim hobim. Ve sevdiğim bir şey olsun isterdim. 

Animeyi asla kimlik meselesine dönüştürmeyin, bırakın hobiniz olarak kalsın. Emin olun öyle daha güzel. Yüzlerce seri izlemişsiniz, her karakteri tanımışsınız bunların gerçekten hiçbir önemi yok.  Kendinize gelin, yaptıklarınızı fark edin, sırf anime yüzünden girdiğiniz ego savaşlarını görün. Amacınız animeyi sevmek olsun, onu kimliğiniz haline getirmek değil. Bunun bir getiriside yok çünkü.

Ben animeyi seviyorum çünkü o benim tutkuyla bağlı olduğum bir hobim...

Anime Kimlik Meselesi Mi?

27 Aralık 2013 Cuma
Gönderen Ensar



Animeye çizgifilm dedim, duymadığım hakaret kalmadı...

Anime, cartoon, çizgifilm, animasyon... Hangisini demeliyiz, neden çizgifilm demek hakaret? Gerçekten boş ve kafa yorucu bir muhabbet. Hele ki insanların bunlar yüzünden kavga edecek seviyeye gelmesi bunun bir aptallık olduğunun göstergesidir.

Öncelikle anime ne demekmiş? 
Anime : Animasyon ve çizgifilm anlamına gelen fransızca kökenli, japonca bir kelimedir.

Gördüğünüz gibi kelime türkçede animasyon ve çizgifilm ile karşılanıyor.

Asıl meselemiz şu ki, türkçede ne cartoon ne de anime gibi türleri karşılayan farklı farklı  kelimeler yok. Hatta animasyon bile türkçe olmayan ve türkçeye alınmış bir kelime. Bunların hepsine dilimizde genel olarak çizgifilm denilirdi. -Bu farklı türlerin farklı takipçileri ortaya çıkana kadar.- İşte bu noktada tartışmalar başladı. Zira anime yerine çizgifilm demek hakaret gibi anlaşıldı. Ancak hiç bir zaman anime yerine çizgifilm demek hakaret olarak algılanamaz, aksine böyle söylerek dalga geçtiğini zanneden kişilerin bilgisizliğidir bu. Çünkü asıl olan anime ile cartoon denen türün karşı karşıya getirilmesidir. Eğer bu olursa işte o zaman savunmacı bir tavır alınması gerekir. Karşınızdaki kişi çocukça bir şey yaptığınızı söylediği vakit durumlar değişir.


Bende animeyi seviyorum fakat açık açık söylüyorum çizgifilm diyen kimse beni rahatsız etmez. 

Anime = Çizgifilm
Cartoon = Çizgifilm
Anime  Cartoon

// Copyright © ExheptaN //Anime-Note//Powered by Blogger // Designed by Johanes Djogan //